Doğayı ve yaşamı savunuyoruz

Türkiye’nin dört bir yanından hekimler, 25 Ağustos 2019 Pazar günü,  büyük bir çevre talanına yol açan Kaz Dağları Kirazlı köyünde altın madeni çıkarılmasına karşı
Çanakkale’de bir araya geldi.

Hekim Postası

TTB Halk Sağlığı Kolunun çağrısı ve Çanakkale Tabip Odası’nın ev sahipliğinde tabip odaları ile çevre ve sağlık alanında çalışan sendika ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla bir toplantı yapıldı. Toplantıda altın madenciliğinde kullanılan siyanürün insan sağlığı için ölümcül etkisi tartışıldı.  Belediye Çalışanları Sosyal Tesisi’nde
düzenlenen etkinlikte  Prof. Dr. Coşkun Bakar, “Çanakkale’de Metalik Madencilik Karşıtı Mücadele Süreci”, TTB Halk Sağlığı Kolu Yürütme Kurulu üyesi Dr. Ahmet Soysal da “Metalik Madenciliğin Halk Sağlığına Etkileri” konulu birer sunum yaptılar. 

Toplantı sonrası tüm katılımcılar otobüslerle Kazdağları Kirazlı yaylası mevkiine hareket ederek  Kazdağları’nda yaratılan doğa katliamına ve Çanakkale halkının tek temiz su kaynağı olan Akithisar barajının nasıl bir kirlilik tehlikesi altında olduğuna şahitlik yaptı. Çanakkale merkezden maden sahasına gidilen güzergah üzerinde; özellikle Çanakkale dışından gelen illere ait büyük araçlara iki sefer GBT kontrolü yapılması kitlenin tepkisiyle karşılandı. Maden arama sahasında devasa doğa katliamının yapıldığı alan önünde toplanan kitle örgütleri gözlerinin önünde uzanan  katliamı sloganlar eşliğinde protesto ettiler.

Burada yapılan basın açıklamasını  TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman okudu. Dr. Adıyaman “Doğamızı katletmeyin, geleceğimizi yok etmeyin.” çağrısında bulundu. Yaşam ve sağlık için gerekli ortak kaynakların korunması için hekim örgütlerinin sorumlulukları olduğunu anımsatan Dr. Adıyaman, sözlerini  “Bu ülkenin hekimleri olarak, vatandaşları olarak sağlığımızı ve yaşadığımız doğayı dikkate almayan talana karşı mücadelemizi ve bu mücadeleyi yapanlara desteğimizi sürdüreceğimizi buradan açıklıkla ilan ediyoruz” diye tamamladı.  

Basın açıklamasının ardından kitle Kirazlı’da yaklaşık bir aydır “Su ve Vicdan nöbeti” tutan aktvistleri ziyaret ve destek için nöbet alanına hareket etti. Nöbet alanının
ziyaretinden sonra gruplar doğa kıyımı ile mücadelede daha da dirençli olma kararlılığı ile geldikleri illere doğru yola çıktılar.