Türk Tabipleri Birliği’nin “Tıbbın Alternatifi Olmaz” kampanyası ile itiraz ettiği sağlıkta muhafazakarlaşma ve gericileşme uygulamaları devam ediyor. “Geleneksel ve tamamlayıcı tıp” adı altında bilim dışı uygulamaların yüksek lisans ve doktora programlarının müfredatına alınması kamuoyunda büyük tepki topluyor.

Sağlıkta gericileşmenin en önemli göstergelerinden olan ve Sağlık Bakanlığı tarafından desteklenen sülük, hacamat, hipnoz, ozon terapi gibi geleneksel ve tamamlayıcı  tıp  uygulamaları,  Türkiye’de ilk kez Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde (AYBÜ) yüksek lisans hem de doktora programı müfredatına alındı. 

AYBÜ Rektör Prof. Dr. Metin Doğan, üniversite bünyesinde bulunan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama Merkezinde yürütülen çalışmalarla ilgili son yıllarda giderek popüler hale geldiğini belirtti ve özellikle Çin’deki fakültelerde modern tıbbın yanı sıra geleneksel tıp eğitiminin ilk 3 yıl birlikte verildiğini, 4. sınıfla birlikte bu iki dalın ayrılarak hekim adaylarının eğitimlerine devam ettiğini kaydetti. 

Doğan, Türkiye’de bu uygulamaların özellikle “merdiven altı” tabir edilen yerlerde ehil olmayan kişilerce yürütülmesinin önüne geçebilmek amacıyla, eğitim araştırma hastanelerinde ve üniversitelerde birimler kurulduğunu aktardı.

GETAT Sertifikaları Verilmeye Devam Ediliyor

Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Bilim Komisyonu 5 Aralık 2018 tarihinde düzenlenen toplantı neticesinde 13 adet uygulama merkezi başvurusu inceledi. 12 başvuru uygulama merkezi olarak neticelendirdi. Ancak bir başvuru uygulama merkezi şartlarına sahip olmadığından ünite olarak değerlendirdi. 2018 yılında 20 uygulama merkezi
ilk kez yetkilendirildi.

Sağlık Bakanlığı Faaliyet Raporu’na göre, 2018 yılı sonu itibarı ile uygulama merkezi sayısı 56 oldu. Bu uygulama merkezlerinin 34 tanesi eğitim ve araştırma hastaneleri bünyesinde (3
tanesi eğitim yetkisi olan şehir hastanesi) bünyesinde, 17 tanesi kamu üniversite sağlık tesisleri bünyesinde ve 5 tanesi vakıf üniversiteleri bünyesinde tesis edildi.

188 yeni ünite ruhsatlandırması yapıldı ve toplamda ünite sayısı 683 rakamına ulaştı. Bunların 46 tanesi ise kamu sağlık tesisleri bünyesinde kuruldu. Ünitelerin büyük bir çoğunluğu özel sağlık tesisleri bünyesinde hizmet veriyor. En fazla ünite kurulan iller İstanbul (188), Ankara (101), Antalya (41), İzmir (33) ve Bursa (29) oldu.