Şifa Dağıtırken Ölmek İstemiyoruz!

 

Son günlerde arka arkaya sağlık kurumlarında ateşli silahların kullanıldığı şiddet olaylarının yaşanması üzerine Türk Tabipleri Birliği (TTB) tarafından yapılan yazılı açıklamada ateşli silahların taşınamayacağı alanlara sağlık kurumlarının da eklenmesi gerektiği  bir kez daha hatırlatıldı.

Hekim Postası

Samsun, Van, Adana ve Rize’de sağlık kurumlarında silahların patlaması üzerine TTB’nin yaptığı açıklamada ruhsatlı ateşli silahların taşınamayacağı alanlara sağlık kurumlarının da eklenmesi amacı ile Meclis’e sundukları teklifin gündeme alınmaması yaşanan olayların sebeplerinden biri olarak gösterildi.  

Bir yıl önce TTB tarafından 6136 sayılı Ateşli Silah ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’da değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifi ve gerekçesi TBMM’de grubu olan partilere iletildi. Bu teklifte sağlıkta şiddetin önlenmesi amacıyla kanunun ek madde 1’inde tanımlanan ruhsatlı ateşli silahların taşınamayacağı alanlara, sağlık kurum ve kuruluşlarının; aynı maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan mahkeme salonları ibaresinden sonra gelmek üzere eklenmesi önerildi. Teklif Bakanlık ve Meclis tarafından gündeme getirilmedi ve bir ay sonra Dr. Ekrem Karakaya, hastane içinde ateşli silahla katledildi.

Toplumsal şiddet sağlıkta şiddeti körükledi

2003 yılından bu yana Sağlıkta Dönüşüm Projesinin sağlıkta şiddeti körükleyeceğini söylediklerini hatırlatan TTB’nin açıklamasında  “Alınamayan randevular, alınsa bile 3-5 dakikaya sığdırılmaya çalışılan muayenelerle verilemeyen sağlık hizmeti, yok sayılan sağlık hakkı, iyileşemeyen hastalıklar, bulunamayan ilaçlar, yapılamayan ameliyatlar, mesleki özerkliğe yapılan müdahaleler, hekimlerin/sağlık emekçilerinin tükenmişliği ve son zamanlarda iyice derinleşen ekonomik zorluklar, toplumun sağlığını bozdu. Toplumda artarak süregelen şiddet iklimi, sağlığımızı bozan, bizi yok sayan, tüketen, değersizleştiren sağlık politikaları, hem bizi hem de halkı geçinememeye sürükleyen ekonomik buhranla birleşince; sağlığın fiziksel, zihinsel, toplumsal bütün bileşenleri de zarar görerek sağlık alanında şiddete zemin oluşturdu. Aynı zamanda ülkeyi yönetenlere kadar uzanan nefret ve şiddet dili de sağlıkta şiddeti körükledi” ifadelerine yer verildi.

Sağlık sistemi böyle devam ettikçe, toplumsal nedenlerin önüne geçilmedikçe sağlık kurumlarında şiddetin sona ermeyeceğini belirten TTB, şiddete karşı her yönüyle mücadeleyi sürdüreceklerini duyurdu.