Tıbbın alternatifi olmaz

Türk Tabipleri Birliği (TTB), son yıllarda siyasi iktidarın görünen desteğiyle de giderek yaygınlaşan “Geleneksel, Alternatif, Tamamlayıcı Sağlık Uygulamaları”nın (GATSU) toplum sağlığını tehdit ettiği uyarısında bulundu. Söz konusu uygulamaların komplikasyonlara, yan etkilere, organ kayıplarına hatta ölümlere yol açtığına yönelik geri bildirimlerin yoğunlaşması üzerine TTB, hem bilimsel hem de topluma yönelik bilgiler üretmek, konuya ilişkin çalışmalar yapmak amacıyla “Sağlıkta Geleneksel, Alternatif, Tamamlayıcı Uygulamalar Çalışma Grubu”nu kurdu.

15 Aralık’ta TTB Merkez Konseyi, TTB Etik Kurulu ve TTB Halk Sağlığı Kolu temsilcilerinin de katılımıyla  düzenlenen basın toplantısında  TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, GATSU olarak adlandırılan hacamat, sülük uygulaması, homeopati, arı tedavisi, osteopati gibi uygulamalarla günlük hayatta giderek daha fazla karşılaşıldığını söyledi. Sağlık Bakanlığı’nca 2011 yılında Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Daire Başkanlığı’nın kurulması ve 2014 yılında Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği’nin çıkarılmasının ardından, GATSU’nun kamu otoritesi eliyle desteklendiği, kapsamının geniş tutulduğu bir döneme girildiğini belirten Tükel, bu uygulamaların geniş olarak dini söylem ve uygulamalarla ilişkilendirildiğine de dikkat çekti.

Bu uygulamalar için “alternatif tıp” ifadesinin kullanılmasına itiraz ettiklerini belirten Tükel, “Tıbbın alternatifi olmaz” diyerek, söz konusu uygulamaları bu nedenle GATSU olarak adlandırdıklarını aktardı. Tükel, TTB bünyesinde kurulan Sağlıkta Geleneksel, Alternatif, Tamamlayıcı Uygulamalar Çalışma Grubu’nun çalışmalarına başladığını bildirerek, “Çalışma Grubumuzun hazırlayacağı bilimsel ve halka yönelik materyalleri kamuoyuyla paylaşarak toplum sağlığını koruma görevimizi her zaman olduğu gibi bilimsel ve toplumsal bir duyarlılıkla yerine getireceğiz” diye konuştu.

‘Kanıta dayanmayan uygulamaların yaygınlaşması bir tür gericileşmedir’

Prof. Dr. Gülriz Erişgen de, TTB Etik Kurulu’nun konuya ilişkin görüşünü aktardı. Sağlık uygulamalarının mutlak bilimsel bilgiye dayanması gerektiğini belirten Erişgen,“Etik Kurulumuz, kanıta dayalı tıp yerine, bireylerin deneyine dayanan, subjektif, belli standartlara dayanmayan bir takım uygulamaların yaygınlaşması bir tür geriye gitmektir, bunu teşvik etmek de toplum sağlığı açısından oldukça sakıncalıdır görüşündedir” diye konuştu. Etik açıdan bu uygulamaların mutlak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erişgen, TTB Etik Kurulu’nun ayrıntılı bir görüş hazırlayarak söz konusu uygulamaları bu yönden değerlendirdiğini kaydetti.

Etik Kurul’un konuyla ilgili hazırladığı değerlendirmede dünya toplumlarında olduğu gibi  Türkiye’de de modern tıp dışı uygulamaların yaygınlaşmaya başladığına dikkat çekilerek Türkiye’de “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği” ile bu uygulamaların yasallaştığı ve sağlık örgütlenmesi içinde yer almaya başladığı belirtildi.

Son yıllarda GATSU kullanımını artıran sağlık politikalarındaki değişimler ile kamunun sağlık alanından uzaklaşmasına neden olunduğuna işaret edildi.

Ekonomik boyutu da dikkate değer
Bir yandan tıbbın teknoloji yoğun özellik kazanarak pahalılaştığı bir yandan sağlığın piyasalaşmasıyla toplumun büyük kesiminin nitelikli sağlık hizmeti alma hakkına erişemediğine değinen etik kurul  böylesi bir ortamın bireysel çözüm arayışlarını arttırdığını belirtti

Günümüzde 100 milyar  dolar büyüklüğünde yeni bir sağlık pazarı haline gelen bu uygulamaların güçlü lobi faaliyetlerine açık olduğuna dikkat çekildi.  Yürürlükteki yönetmelik bağlamında hangi uygulamaların geleneksel hangilerinin tamamlayıcı olduğunun belli olmadığını belirten etik kurul, söz konusu  uygulamaların kötü uygulama oluşturup oluşturmadığını belirlemek bakımından başvurulacak çağdaş meslek standartları olmadığını kaydetti. Bu durumun sağlık hizmetlerinin kamu hizmeti niteliği ile bağdaşmadığını belirten  etik kurul aynı zamanda yaşam hakkı, sağlık hakkı  ve vücut bütünlüğü açılarından da tehlike oluşturduğuna dikkat çekti. Etik kurul Sağlık Bakanlığı’nı ivedilikle GATSU için hukuksal dayanak oluşturan yönetmeliği yürürlükten kaldırarak bilimsel bilgiye dayalı yeni bir yönetmelik hazırlamaya davet etti.